31 Ocak 2013 Perşembe


MUTFAK İÇİN PRATİK BİLGİLER


Yemek Tuzluysa...Fazla tuzunu almak icin,1 adet patatesi soyup yemeginize dograyin ve bir kac dakika kaynatin.

Sutunuz Kaymak Tutarsa...Sut kaynarken icine bir parca tuz atarsaniz kaymak tutmasini onlemis olursunuz.

Sutun Tasmasini Onlemek...Sutu kaynatacaginiz tencerenin agiz kismina sivi yag surerseniz sutun tasmasini onlemis olursunuz.

Sogan Sarimsak Kokusu... Ellerdeki sogan,sarimsak kokularini giderebilmek icin ellerinizi haslanmis patatasle ovun.

Kek Kalibi ...Kek kalibina yagli kagit doseyin.Kagidin uclari kek kalibindan yuksek olsun.Keki firindan aldiginiz zaman,kagidin uclarindan tutup keki kaliptan cikarabilirsiniz.

Etleri Yumusatmak...Limon suyu etleri yumusatir. Sert etler bile limon suyu ilave edilerek pisirilirse hem yumusak ve lezzetli olur, hem de çabuk piser.

Yumurta Kirarken ...Yumurtanin aki ve sarisinin birbirine karismamasi icin buzdolabindan cikarir cikarmaz kirin.

Tasan Yemekler...Yemegin tastigi yere hemen bolca tuz serpin. Ocak soguyuncaya kadar oylece kalsin. Soguduktan sonra kolayca temizlenir.


Karnabahar, lahana, sogan...gibi keskin kokulu yiyecekler pisirilirken tencere kapagi aralik tutulursa, kokunun yemege sinmesi onlenir.

Yesil Renkli Sebzelerin...rengini korumak için tencerenin kapagi aralik tutularak buharin çikmasi saglanmali veya tencerenin kapagi  ara sira  açilarak pisirilmelidir.

Makarnanin...haslama suyuna bir, iki bas sogan, havuc v.b.sebzeler koyarsaniz daha lezzetli olacagini göreceksiniz.

Pilav... suyunu çektigi halde pirinçler hala sertse, ¼ ölcü sicak su ilave edin ve pirincler suyu cekinceye kadar pisirmeye devam edin.

Bayatlamis ekmeklerinizi ...dilim dilim yapip aralarina sarimsakli tereyagi sürüp folyoya sarin. Yüksek isida firinda pisirin.

Yumurta.haslarken suyun ve yumurtanin üstüne serptiginiz bir tutam tuz, yumurtalarin catlamamasini saglayacaktir.

Yemek kokularindan... kurtulmak icin, bir cezveye bir cay fincani su ve bir corba kasigi sirke koyup, birkac dakika kaynatin. Evinizden yemek kokusunun ciktigini göreceksiniz.

Pastalarin... üstüne koydugunuz muz, elma, armut gibi meyvelerin kararmamasi icin, meyveleri limonlu suya batirip kullanin.

Kek yaparken... karistirmak  icin kullandiginiz kasiga hamur yapismasini istemiyorsaniz, kasigi kullanmadan önce süte batirin.

Domatesleriniz... tazeligini yitirmeye basladiysa, tuzlu suyun içinde yarim saat bekletin.

Sogani... akan bir muslugun yaninda dograrsaniz, gözleriniz daha az yanar.

Sarimsagin kabuklarini... daha kolay ayiklamak icin bicagin sirti ile hafifce ezin.

Yogurdun suyu... birkac gün icinde kendiliginden ayrilir.Icindeki vitaminler suyuna gectiginden, yerken yogurdu mutlaka suyuyla karistirmalisiniz.


Sebze  pisirirken... yemege ekleyeceginiz su sicak olmalidir. Yemeginiz daha lezzetli olacaktir.


Havuç...daima kaynar suya atilir, pistikten sonra hemen soguk suya tutun, rengini muhafaza eder.

Karnibahar haslarken... içine iki dilim ekmek atarsaniz, o dayanilmaz kokusundan kurtulursunuz.

Sebzelerimiz..kimi zaman çok bekletmekten burusurlar, böyle bir durumla karsilasirsak, içine sirke ve seker attiginiz  suda birakin. Ilk tazeliklerine kavusurlar.

Maydanoz ve dereotunu..bas asagi gelecek sekilde su dolu kavanozda, bozulmadan saklayabilirsiniz.

Sos hazirlarken... un topagi olusmasini önlemek icin kasik yerine catal ucuna taktiginiz, kabuklari soyulmus cig patatesten yararlanabilirsiniz.

Zeytini... bir kavanoza koyun, zeytinyagi ile örtün ve biraz kekik, 2-3 dis sarimsak ilave edin, 8 gün bekletin. Nefis bir tadi olur. Zeytinler bitince kalan sosu, salata sosu olarak kullanabilirsiniz.

Omletinizi ...bal ile yapmayi denediniz mi? Yumurtayi pisireceginiz yagi kizdirip biraz bal ekleyin yumurtalari kirin. Cok lezzetli degisik bir yumurta yiyeceksiniz.

Lahananin... piserken pek de hos olmayan bir kokusu vardir. Bunu  onlemek için, lahanayi pisireceginiz tencerenin icine, biraz ekmek ici koymak yeterlidir. Yemege karsmamasi icin, ekmek iclerini kücük,  temiz bir torba icinde koymaniz, sonra alip atmaniz da size büyük  kolaylik saglayacaktir.

Catal Bicak Temizlerken... catal bicaginiz uzerinde lekeler olusmussa,onlari camasir suyuna batirabilirsiniz.Camasir suyu hem temizler hemde mikroplardan arindirir.Daha sonra iyice durulayin.

Kristalleri ...yikadiktan sonra icine sirke ve tuz konmus su ile durularsaniz piril piril olurlar.

Cesitli esyalarin ustundeki ...etiket izini mobilya cilasi surup kuru bezle silerek cikarabilirsiniz.

Cay Lekesi ...Pamuklu ve yünlülerde : Leke tazeyse, ilik suya bastirilmis bir bezle ovulur. Eskimis ise, içine limon suyu katilmis ilik suda islatilmis bir pamuk parçasiyla silinir. Ilik su ile çalkalanir.

Lavaboyu temizlerken ...Tuz lavabolarin temizlenmeside cok iyi yardimcidir. Kotu kokulari giderdigi gibi bastirilarak silince iyide temizler.

Celik tencerenizdeki ...lekeleri cikartmakta zorluk cekiyorsaniz; temizlerken tencerenin icine bir tatli kasigi karbonat ve bir fincan sirke koyup kaynatin. Hem üzerine isleyen kara lekeler cikacak, hemde piril piril olacaktir.

Catal - bicaklariniz karariyorsa...bulasik makinenizin deterjan gözüne ayda bir kere camasir suyu koyun.

Yemek kokularindan kurtulmak icin... bir cezveye bir cay fincani su ve bir corba kasigi sirke koyup, birkac dakika kaynatin. Evinizden yemek kokusunun ciktigini göreceksiniz.

Mutfakta Tikali Lavabolarin Açilmasi....Lastik pompalarla dakikalarca açmak için ugrasmayin. Kaynar sodali su, tikali delikten dökülürse,   hemen acilir.

Mutfaktaki Haserelerle Savas...Mutfakta özellikle dolaplarda dolaasn hamam
böcegi karinca gibi haserati yok etmek ve bir daha gelmemelerini saglamak için bu haseratin dolastigi yerlere, dolaplara terebantin sürmek kesin yoldur.

Çay ve kahve lekelerini ...   karbonatla silerek   cikartabilirsiniz.

Pisirirken tencerenin dibi mi tuttu?... Bir gece tuzlu suda bekletin,  tencere  daha kolay temizlenecektir.

18 Ocak 2013 Cuma


MUTFAK DEKORASYONUNDA NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİR: 

    Ev kadınlarının birinci tercihidir temiz ve düzenli bir mutfak. Ancak dekorasyon konusuna gelince sürekli hata yapılan bir özelliğe sahiptir mutfaklar. Ya dolap yerleri düşündüğünüz gibi olmaz, ya kullanım açısından planladığınız şekilde değildir mutfağınızın dizaynı. Bunun için, ilk önce mutfak dekorasyonu yaptırırken basit ama ileriki zamanlarda sizi sıkıntıya sokmayacak planlar yapmalısınız. Öncelikle sade, düzenli ve kullanışlı bir mutfak planı yapmakla işe başlayabilirsiniz. Sonrasında ise hazırladığınız planı uygulamaya başlamalısınız.Mutfak dekorasyonunda en önemli konu kullanılan malzemenin kalitesidir. Size birkaç kalitede ürün gösterilir, siz dekorasyon için ayırdığınız bütçenize göre içlerinden birini seçmek zorunda kalırsınız. Ancak bu seçimden önce malzemenin kalitesiyle ilgili iyi bir araştırma yapmanız önerilir. Öncelikle dolap kapakları ile ilgili bilgi sahibi olmalısınız. Hammaddesi PVC olan, profil, laminat veya İtalyan… Bu mutfaklardan hangisini yaptırmak isterseniz isteyin gövdeleri mutlaka suntalam veya mdflam olacaktır. Peki suntanın malzemesi nedir, mdfnin malzemesi nedir. MDF, sert ve yumuşak ağaç odunlarından oluşur. Mdflam, levha üzerine, melamin reçinesi ve tutkal emdirilerek su geçirmeyen ve yanmayan dekor kağıdının kaplanmasıyla elde edilir. Sunta ise, ince odunların kullanıldığı ahşap plakadır. Mdfni9n hammaddesi gibidir. Bu ahşap plakanın üzerine dekor kağıdı kaplanıp renklendirilmiştir. İşte buna da suntalam denir.


Dolaplarn üretiminde, gelişen son teknoloji sayesinde, kapaklarda hijyenik ve çizilmez malzemeler kullanılmaya başlanmıştır. Kapak renk ve modellerinin çeşitliliği, estetik ve şık tasarımlara yön vermiş ve vazgeçilmez olmuştur. Genel aydınlatma ise yukarıdan olmalı ve homojen dağılmalıdır ki, ideal bir ışıklandırma, pek çok kolaylık ve rahatlık sağlamaktadır. Bu dolapları nasıl imal edilmelidir? Yapılan araştırmalarda, dolap kapaklarının günde 80 kereden fazla açılıp kapatıldığı ve birbirinden farklı hareketlerin 50 kez tekrarlandığı belirlenmiştir. Bu işlemleri yaparken vücudun zorlanmaması, en kısa ve rahat yoldan yapılabilmesi için mutfağın ergonomisinin çok iyi olması gerekmektedir. Diğer bir araştırmada, dolaplarının en az 20 yıl kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle de yapılan mutfak dolapları dayanıklı, kaliteli malzemeden imal edilmeli ve uzun ömürlü olmalıdır. Ayrıca, yiyeceklerin depolandığı ve pişirildiği bir yer olduğundan dolayı, hijyenik ve temizlemesi kolay malzemeden imal edilmiş olmalıdır.


    Mutfak dekorasyonunda yapılılırken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır.
-Ocağın bulunduğu duvarda asla pencere kullanılmamalıdır.
-Mutfağınızın yeri asla arka tarafta karanlık boşluğa bakmamalı.
-Mutfağın karşısında tuvaletin olmamasına dikkat edin.
-Mutfak kapısı karşısında merdiven olmamalıdır.
Mutfak duvarları ve dolapları için seçeceğiniz renk önemli. Açık ve pastel renkler mekanı daha aydınlık ve ferah gösterecektir. Yeşil ve mavinin açık tonları hem sizi daha iyi hissettirecek hem de mekanın olduğundan büyük görünmesini sağlayacaktır. Kontrast yaratmak ve derinlik katmak için koyu renk mutfak aksesuarları ile dekorasyonunuzu tamamlayabilirsiniz.

  • Mutfağınız küçük ise :
  • Dar alanlarda açılır-kapanır ya da yuvarlak bir masa kullanılabilir. Duvara monte edilmiş dar bir masa tablası da aynı amaca hizmet edebilir.
  • Oturma elemanı olarak, üst üste depolanan taburelerin seçilmesi az yer kaplamaları açısından idealdir.
  • Bıçak, havlu gibi gereçlerin çeşitli askı sistemleri kullanılarak tezgah arasında depolanması; dolaplarda boş alan yaratmanın mükemmel bir yoludur.
  • Küçük mutfak dekorasyonu için önemli bir diğer nokta da aydınlatma. Aydınlatmayı bir kaç noktadan yaparsanız mekan geniş görünür. Örneğin mutfak dolaplarının altına tezgahı aydınlatacak şekilde sarı ışıklı bir floresan yerleştirebilirsiniz. Bu sürekli tavan aydınlatmasını kullanmanızı dolayısıyla elektrikten tasarruf yapmanızı sağlar. Çok parlak ışıklar kullanmayın. Mümkünse ışığın yoğunluğunu ayarlayabileceğiniz dimmerli bir sistem kurdurun.
  • İster modern bir mutfak ister ahşabın bolca kullanıldığı klasik bir mutfak olsun küçük mutfak dekorasyonu için dikkat edilecek ilk nokta; çok iyi ve detaylı bir planlamadır. Planlamanızdan emin olduktan ve eşyaları nasıl yerleştireceğinize karar verdikten sonra zevkinize göre aradığınız her ürünü yapı marketlerde bulabilirsiniz. Her alanı dikkatlice incelemeli ve tüm boşlukları iyi bir şekilde değerlendirirseniz emin olun mutfağınız her mutfak kadar kullanışlı ve vakit geçirmesi zevki bir yer olacaktır.



17 Ocak 2013 Perşembe

sağlık


Kağıt reçete yazılmayacak, yazılırsa da eczaneler karşılamayacak

TÜRKİYE yeni yılla birlikte yeni bir uygulamaya, e-reçete'ye geçiyor. Bu tarihten itibaren doktorlar kâğıt reçete yazamayacak. Yazılmış olsa da bu reçeteleri eczaneler karşılamayacak. Temmuz ayında bazı bölgelerde pilot olarak başlayan elektronik reçete uygulamasının yılbaşından itibaren zorunlu olması ise tepkilere neden oldu. Kimileri sistemde yaşanan şifre alma ve yeni uygulamayı bilmemekten kaynaklanan sorunların e-reçetenin zorunlu hale getirilmesiyle daha da büyüyeceğini savunurken kimileri ise e-reçetenin ilaç takibi ve kayıt kolaylığı sağlayacağını söylüyor.
KİMLER DOĞUM KONTROL HAPI KULLANMAMALI?

Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, " Doğum kontrol hapları bir çok hastalıkta olumlu etkiler göstermesine karşın aslında çok da masum olmayabilirler " diyor. Özellikle 35 yaşını geçmiş kadınlarda, günde 15 ' ten fazla sigara
içenlerde, morbid obezlerde, diyabetlilerde, kontrol altına alınamayan hipertansiyon hastalarında, migren hastalığı varlığında ve daha önceden saptanmış pıhtılaşmaya meyil gösteren bozukluk durumlarında bu hapların kullanımında dikkatli olunması gerekiyor. 

Doğabilecek sakıncalar ilaçların kullanım kılavuzlarında yazılmasına rağmen hasta ya da sağlıklıkadınların bu hususlara dikkat etmedikleri belirtiliyor. Doktorların bu ilaçları hastalarına yarar-zarar dengesi gözeterek vermeleri gerekse de bazen kullanmaması gereken kişilerce de kullanıldığına dikkat çekiliyor. 

Prof. Dr. Yıldız, "Dünya Sağlık Örgütü' nün (WHO) kimlerin doğum kontrol hapı kullanıp kimlerin kullanmaması gerektiği konusunda güncel listeleri bulunuyor "diyor. 2011 yılının en güncel listesine bakıldığında, özellikle doğurganlık çağının ikinci yarısı tehlikeye işaret ediyor. İdeal kilonun korunması ve sigaradan uzak durulması ise risklerden korunmada çok önemli yer tutuyor. Hastanın hipertansiyon ve diyabeti olması durumunda doğum kontrol hapı kullanılması yüksek riskli bir durum olarak değerlendiriliyor.



Çocukluk çağı aşı takvimine eklenen su çiçeği aşısının Sağlık Bakanlığı'nın laboratuvarındaki analizi tamamlandı. Aşı kısa süre içinde 12 aylık bebeklere uygulanmaya başlanacak.




Sağlık bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu,  su çiçeğinin daha çok çocukluk döneminde geçirilen bir hastalık olduğunu, zaman zaman ciddi komplikasyonlara yol açıp ölüme yol açtığını vurguladı.

Hastalığın sadece çocuğu değil aileyi de etkilediğini, hastalığa yol açan virüsün ileri yaşlarda, “zona” denilen ve şiddetli ağrıyla seyreden bir cilt hastalığa neden olduğunu kaydeden Torunoğlu, “Su çiçeği dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaygın olarak görülüyor. Uygulayacağımız ücretsiz aşıyla artık çocuklarımızı bu hastalığa karşı da koruyacağız” dedi.



İyi huylu kistlerin alınması için uygulanan ancak bebek umudunu azaltan ameliyatlar artık tehlike olmayacak. Ankara Üniversitesi’nin yaptığı çalışmaya göre yumurtalık rezervi korunarak miyom ve çikolata kisti ameliyatı yapılabilecek.


ANKARA Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Sönmezer, dünyada ilk kez yapılan bir çalışmada mevcut yumurtalık rezervi büyük ölçüde korunarak çikolata kistlerinin ameliyat edilebildiğini gösterdiklerini bildirdi. Böylece ameliyat olan kadınların anne olma ihtimali azalmayacak.
İYİ HUYLULAR AMA...
Sönmezer, üreme çağındaki kadınlarda miyomlar ve çikolata kistleri gibi iyi huylu, ancak gebe kalma şansını azaltabilen durumlarla çok sık olarak karşılaştıklarını belirterek, bu hastaların cerrahi olarak dikkatli bir şekilde tedavi edilmesinin gelecek doğurganlık potansiyelinin korunması açısından oldukça önemli olduğunu söyledi. Sönmezer şöyle devam etti:
“Artık bütün yumurtalık kistleri laparoskopik cerrahi ile (kapalı cerrahi) başarılı bir şekilde çıkarılabiliyor. Teknik olarak yumurtalık kistleri çıkarıldıktan sonra kanama alanları elektrik enerjisi yardımı ile durduruluyor. Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalarda uygulanan bu elektrik enerjisinin hedef dokunun global ısısını artırarak sağlıklı alanlarda da termal hasara neden olabileceği gösterildi.”
YUMURTALIKLAR KORUNUYOR
“Üniversitemizde gerçekleştirdiğimiz bu prospektif çalışmada ilk defa uygulanan yeni bir teknik ile hiç elektrokoter kullanmadan, çikolata kistleri çıkarıldıktan sonra trombin adı verilen kanama bölgesindeki pıhtılaşmayı çabuklaştıran bir madde kullanarak hem cerrahinin etkin bir şekilde yapılabildiğini, hem de yumurtalık rezervinin belirgin oranda korunduğunu gösterdik. Ayrıca kullanılan bu yeni yöntem herhangi bir risk getirmiyor ve ameliyat süresini uzatmıyor.”
Prof. Dr. Sönmezer 4 santimden büyük tek bir çikolata kisti olan 30 hasta üzerinde çalıştıklarını söyledi. Araştırma Archives in Obstetrics and Gynecology dergisinde yayınlandı.
Çikolata kisti nedir?
Çikolata kistleri, rahim iç dokusunun yumurtalıklar içerisine yerleşip her ay kanaması ve çikolata benzeri bir kanlı sıvıyla dolması ile oluşan yumurtalık kistleridir. Genellikle şiddetli adet ağrısına, bazen de tüpleri kapatarak ve yumurta kalitesini bozarak kısırlığa neden olabilmektedir.









kış mevsimi


              Kış mevsiminde ülkemizde yaşanan soğuk havaya bağlı olarak nezle, grip, faranjit, larenjit, sinüzit, orta kulak iltihabı, bronşit, zatürre gibi hastalıkların görülme sıklığı artıyor. Enfeksiyonlar özellikle, çocukları, yaşlıları, hamileleri, kronik sağlık sorunları olanları olumsuz etkiliyor. 
Kış mevsiminde soğuk havaya uyum sağlamak için vücudun daha fazla enerji harcadığına dikkat çekiliyor.  Bu enerji ihtiyacı karşılanmadığında da vücut direnci düşüyor, enfeksiyonlara yatkın hale geliyor. 

            Hastalıklardan nasıl korunalım:

-Kış ve soğuk diye fazla enerji almak iyi olur. Ancak aşırı yağlı yemek ve az hareket, kilo almaya neden olur. Bu yüzden öğünler muntazam yenilmeli. Sabah kahvaltılarına ve enerji verecek mevsim meyve ve sebzelerine de ağırlık verilmeli.
-Soğukta özelikle hamileler mevsim hastalıklarına yakalanmamaya özen göstermeli, toplu yerlerden uzak durmalı, maske ile korunmalı. 
-Astımı olanların ilaçlarını düzenli almaları, mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamaları, hava kirliliğinden, soba ve kömür etkisinden sakınmaları gerekiyor.
-Kalp hastalığı olanların çok soğukta yürümemelerini öneriyoruz
-Yüksek tansiyonu olanların da ilaçlarını titizlikle kullanmaları, direnç artsın diye diyeti bozmamaları, tuzlu yememeleri büyük önem taşıyor.


  Kış çayı nasıl hazırlanır :
     
Melisa,papatya,kakule,karanfil,zencefil,tarçın ve tomurcuk gülleri porselen demliğe alın.Üzerine 2 bardak kaynar su ekleyip 5 dakika demlenmeye bırakın.Süzgeçten geçirip fincanlara paylaştırın.Dilerseniz şeker veya bal ile tatlandırıp servis yapın. Kış çayı artık hazır, afiyet olsun.